Sao Paulo

Sao Paulo 

      "Dünya aç oldukları için uyuyamayanlarla, açlardan korktukları için uyuyamayanlar arasında bölünmüş durumdadır". 

       Brezilyalı filozof, eğitimci ve aktivist Paulo Freire bu sözleri, Sao Paulo sokaklarını gözlemlendikten sonra söylemiş olmalı. Şehrin yarısı şatafat, lüks ve zenginlik içerisindeyken, diğer kısmı kaybedenler kulübü gibi. Rivayete göre sokaklarında 100 binden fazla evsizin bulunduğu, 20 milyonun üzerinde nüfusa sahip Latin Amerika'nın en büyük metropolü. Sao Paulo ile ilgili diğer ilginçlikler ise;  2 milyon Japon'un bu şehirde yaşaması ki Japonya dışında bu kadar Japon'u bir arada görebileceğiniz başka bir şehir yok. Diğer ilginçlik ise dünyanın en büyük sivil helikopter filosunun bu şehirde yer alması. Sao Paulo'nun amanvermez trafiği bu şehirde yaşayan iş adamlarının  şehrin farklı noktalarına helikopterlerle gitmelerine sebebiyet vermiş bu nedenle  gökyüzünde yoğun bir helikopte trafiği var. 

 

Republica metro istasyonu yakınında bulunan Şehir tiyatrosu

       Sürekli koşuşturan insanlar, beyaz yakalılar tamda Freire'nin litaratüre kazandırdığı bankacı eğitim modelinin aynası.( Freire'ye göre; bankacı eğitim modeli bireyi donanımlı bir araç olarak gören, hep daha yüksek hedefler koyan, uzman ve işinin en iyisini ortaya çıkarmaya çalışan bir nevi yarışmacı insan modeli ortaya çıkarmayı hedefleyen bir sistemdir.)

         Sao Paulo kimine göre güzel, kimine göre sıradan bir şehir ama şurası kesin asla uyuyan bir şehir değil. Sokaklarda, parklarda, kulüplerde sürekli bir aksiyon ya da eğlenen insanlar var. Kendilerine Paulista, Riolulara Carioca diyorlar. Paulistalar trafik, keşmekeş, kaosa rağmen Sao Paulo'dan başka yerde yaşayamam kafasında İstanbullularla yarışıyor. Kiminle konuşsam " Şekerim biz Sao Paulo'dan başka yerde yaşayamayız, bize her yer köy; biz koşuşturmanın, trafiğin, ağzına kadar dolu metroya binmenin hastasıyız, sakinlik bize göre değil" dedi. Riolular çok daha sakin ve yavaş aynı zamanda çekirdeğe çiğdem, simite gevrek diyorlar. 

 

Luz istasyonu yakını pek tekin tipler barındırmıyor.

        19.yüzyılda Latin Amerika'nın yükselen finans merkezi olması nedeniyle Japonya'dan, İtalya'dan, Fransa'dan ve çevre ülkelerden yoğun şekilde göç almış, gökdelenlerin fazlalığı nedeniyle bir zamanlar Latin Amerika'nın Chicago'su derlermiş. Palmeiras, Santos, Sao Paulo, Corinthias gibi Brezilya liginde başa oynayan takımları, bizdekine benzer şekilde nefret ve rekabet içerisinde her yıl şampiyon olabilmek için hem kendi içlerinde hem de Rio takımlarıyla mücadele ediyorlar. 

     Sao Paulo 'da birgün geçirebildik.Tiete otobüs terminaline geldiğimizde, hayli büyük bir metropole geldiğimizi anlamamız uzun sürmedi. Otobüsten iner inmez turist bilgi merkeziyle karşılaşmamız çok yardımsever çalışanından edindiğimiz bilgiler ve şehir haritası işimizi kolaylaştırıyordu.Metroyu bulup haritayı açtığımızda yabancı olduğumuzu anlayan Brezilyalılar, biz yardım talep etmeden ya da soru sormadan yanımıza gelip yardıma ihtiyacımız olup olmadığını soruyorlardı. Hatta içlerinden biri bineceğimiz trene kadar gelip nerede hangi aktarmayı yapmamız gerektiğini detaylı şekilde açıkladı.
   

Beco do Batman

       Önce Juventus Mocha'ya gitmemize rağmen daha sonra merkezde yer alan ''Luz'' istasyonu yakınında bulunan hostele yerleştik. Burası İzmir'in Basmane semtine inanılmaz benzeyen, tiplerin tekin olmadığı, binaların eski püskü ve bakımsız, çok merkez olmasına rağmen ürkütücü diyebileceğim bir kısımda yer alıyordu. Şehir tiyatrosu ve Republica metro istasyonuna yürüme mesafesinde olması avantajlarındandı.
       Sao Paulo'nun en güzel kısımlarından biri de sokaklarında tüm duvarların grafitilerle kaplı olduğu, sanat ve resim atölyeleri bulunan Beco do Batman. Buraya gelmek için Vila Mariana metro durağında inip 10-15 dakika yürümeniz gerekiyor. Vila Mariana Sao Paulo gece hayatının kalbinin attığı yer ve pek çok hostel ekonomik kalmak için seçenekler sunuyor.
      Sao Paulo kimilerine kalabalık, kaotik ve hayal kırıklığı olarak gelebilir. Buna rağmen şehrin kendine özgü bir enerjisi ve canlı bir sosyal hayatı var. Sao Paulo'da en keyif aldığım etkinlik Murambi Stadyumunda Sao Paulo Santos derbisini izlemekti. 

 

Antonio,Jah ve ben.