Rio de Janeiro

  Rio de Janeiro 

   Brezilya'ya dair hatırladığım ilk sahneler 94 dünya kupasında Brezilya sahaya çıktığında maçları büyük bir heyecanla takip ettiğimdi. Özellikle öyle bir adam vardı ki. Kısacık boyuyla bulduğu her topu gole çeviren takımın 11 numarası Romario; hayranlık duyduğum ilk Brezilyalı... 
   1999 yılında henüz ortaokula giderken elime bir kitap geçti ve bu kitap o dönem çok popüler olmuştu. Yazarı Paulo Cuelho bir Brezilya'lıydı ve kitabı bir solukta okumuştum. O dönem  Türkçe öğretmenimizi bu kitabı anlayarak okuduğuma bir türlü ikna edememiştim. 
    Yaş ilerledikçe Brezilya hakkında daha çok bilgi sahibi olmuş, Rio de Janeiro'nun nefes kesen doğası, şehrin simgesi Kurtarıcı İsa Heykeli, Copacabana, Ipanema gibi muhteşem plajlar, Rio karnavalı, sokaklarda dans eden eğlenen insanların görüntüleri, Ronaldo, Ronaldinho, Carlos gibi idoller, sarı yeşil renkler,her renkten ve tenden insan, samba gibi hareketli, Bossa nova gibi romantik müzikler Brezilya'ya seyahat etme hayalimin erken yaşlarda başlamasına neden olmuştu.
    2007-2008 yılından itibaren Brezilya'yı ve çevre ülkeleri görme isteğim nihayet gerçekleşiyordu. Mart ayında Air Maroc havayollarından Casablanca aktarmalı  Rio de Janeiro biletini almıştım.
   
          
       

            Ülkeye Giriş

      
     Galeano havalaninda indiğimizde Fasta olduğu gibi uzun kuyruklar ve  yavaş görevlilerin bizi beklediğini ve uzun süre bekleyeceğimizi düşünmüşken  çok çabuk şekilde pasaport kontrolüne geldik, görevli hiçbir şey sormadan damgayı basıp, hoşgeldiniz dedi.
       

Galeano havalimanına girişte pasaport kontrolü geçince sizi bu yazı karşılıyor.


     Gece yarısı havalimanına indiğimizden ve şehirler alakalı çok tehlikeli, aman dikkatli olun benzeri yazılar ve bloglar okuduğumuzdan sabahın ilk ışıklarına kadar beklemeye karar verdik.  İnternetin olması zamanın çabuk geçmesini sağladı. Kapıdan çıktığımızda taksiciler etrafımızı sarıp fiyat vermeye başladılar orada tanıştığımız Brezilyalı servisle gitmemizin daha güvenli olacağını  söylediğinden servise bindik ve serviste  2 kişiydik. Servis sadece iki kişiyle hareket edip şehrin kuzeyinde yer alan favelaların içinden geçerken tedirgin olmamıza  rağmen sorunsuz şekilde Copacabana'ya ulaştık.
 

        Bambo  Rio Hostel 

    Copacabana'da hem plaja hem de metroya yakın  Bambo Rio hostelde kaldık. Latin Amerika'da hostellerin iki problemi göze çarpıyor: İlki temizlik, ikincisi ise gürültü. Olumlu yanı ise Avrupa'da görmeye alıştığımız soğuk tipler burada yok, herkes çok sıcakkanlı, arkadaş canlısı ve yardımsever . İlk geceden ortamın sevilen sayılan adamlarından olduk ki ben bunu Brezilyalılarla benzer olduğumuza yordum. Bizim iyi dans eden, iyi futbol oynayan ve aktif sosyal ve cinsel hayata sahip olan versiyonlarımız gibi. Konu benzerliklere  geldiğinden  şunu belirtmem lazım trafiği Türkiye'ye bu kadar benzeyen ülke azdır. Yaya geçitlerinde dururlar deyip sakin geçmeye kalkmayın ezilirsiniz. Yol boşsa yayalar ışığı beklemeden karşıdan karşıya çatır çatır geçiyor, metroda siz inmeden biniyor, merdivenin solunda bekliyorlar. Metrobüste dayama, sıkış tepiş gidiş gibi konular evinizde hissetmenizi sağlayacak, gelişmiş ülkelerden gelen Avrupalıların ise kabusu olacak düzeyde...
   İşin hikaye kısmını bırakıp nerelere gittik, neleri gördük onlara geçeyim nacizane.
   
   

   Şahane bir dost ortamı, yardımsever çalışanlar, metroya ve plaja yakın konum Bambo Rio tavsiye ediyorum.

     1-  Dois İrmais Tepesi 

     Copacabana Siquera Campos metro durağından mihmandarımız, canımız ciğerimiz Jose Bonito önderliğinde yola çıkıyoruz. Metrodan indikten sonra favela turu satan( faveladan)biri yanımıza geliyor. Brezilyalılar yeni tanışsa bile lafı çok uzatıyor, 5 dakika önce tanışsanız bile ayak üstü uzun sohbetler, 40 yıllık arkadaşmış gibi sarılarak ayrılmalar. Adam Portekizcenin yanı sıra iyi derece ingilizce ve Almanca biliyor. Almanca bilmesine şaşırıyorum, uzun yıllar Almanya'da yaşadım, Almanya "Acı vatan" diyor.
     Rio'nun en büyük favelalarından biri olan Rocinha önünden  yürüyüp  Vidigal adlı favelaya geçmek için Uber bekliyoruz. Vidigal okyanus manzaralı ve turistik olduğundan favelalığı isim olarak kalmış, Dois İrmais'e gitmenin yolu Vidigalden motor taksilere binmek, tek yön ücret 5 real (7tl) ve motor taksiler bizi Vidigal'in en üst noktasına çıkarıyor.Bu andan itibaren Dois İrmais'e ulaşmak için tropikal bir ormanın içinden 45 dakikalık bir tırmanış bizi bekliyor.


Dois irmais'e çıkarken oluşan yorgunluk bu manzaraya değer


Arkada Rio'nun en geniş ve tehlikeli 
favelalarından biri: Rocinha 



Dünyada çok az şehir Rio ayarında olabilir.

     Brezilya'ya gelmeden önce Yiğit Can İç'in yayınladığı videoları izliyordum ki bir tanesi Dois İrmaisle ilgiliydi. En tepeye çıktığında hayal kırıklığına uğrayıp" bir sikim yok" Sinop daha güzel demişti. Buradan ona diss atmak istiyorum. Rio'da belli bir yükseltinin üzerinde nereye çıkarsanız çıkın sizi muhteşem bir manzara bekliyor olacak. Anafikri verecek olursak Rio' ya gelirseniz Dois irmais'i pas geçmeyin ve mutlaka buraya tırmanın. Çantanızda su, maymunları beslemek için muz, şekerinizin düşmesine yönelik bir şeyler olsun, tedarikli gidin.
   

        2-Kurtarıcı İsa Heykeli 

   
    Açık, berrak, güzel, güneşli bir hava var. Kurtarıcı İsa Heykeline gideceğiz ki buraya geldiğinde sisli havanın azizliğine uğrayıp hiçbir şey göremeden inenler olduğunu okudum. Kurtarıcı İsa Heykeli'ne gitmeyi planladığınızda mutlaka hava durumunu kontrol edin. Açık ve bulutsuz bir havada tüm  Rio  de Janeiro ayaklarınızın altında olacak.  Şehri panaromik olarak en iyi şekilde görebileceğiniz yer burası. Rio de Janeiro'da turist çekebilmek için yapılmış en mantıklı hamlenin bu olduğunu düşünüyorum.


Kurtarıcı İsa heykelinden Rioyu panaromik olarak görebilirsiniz. 



Bu pozu vermeyenlere dalıyorlar favelalarda kesin bilgidir. 


     1930'lu yıllarda cin fikirli bir Brezilyalı şehri en iyi gören yüksek tepesine Hz İsa heykeli yapma fikriyle gelir ve o günden bu yana bu yapı şehrin sembolü haline gelir.
    Copacabana'dan ubere binerek 15 Real karşılığında buraya vardık.  Tepeye gidiş ve dönüş tramvay biletleri dahil düşük sezonda 65 yüksek sezonda 95 real ücreti var. 11.00 tramvayina biletlerimizi aldık. Düşük sezon olmasına rağmen her yer insan kaynıyor, aynı pozu veren yüzlerce insan çocuklar gibi şen, Rio de Janeiro'nun nefes kesen manzarasının tadını çıkarıyorduk.

      3. Copacabana-Leblon-Leme-Flamengo-Botofago-Maracana 

        
     Rio de Janeiro denince akla şehri boydan boya saran plajlar gelir ki bu plajlardan en meşhuru Copacabana bizim seyahatimizin ilk bölümünde kalmayı tercih ettiğimiz yer aynı zamanda.  Rio'nun diğer meşhur plajları birbirine çok yakın,şehirde  bisiklet kullanımı çok yaygın. Bike İtau  uygulamasını indirip günlük 5 real karşılığında bisiklet kiralıyoruz. Gün boyu bisikletleri 5 realden kullanabilmenin tek şartı saat başı bisikletleri park yerlerine bırakıp, 15 dakika bekleyerek yenisini almak.


Flamengo plajında bir Boca Juniors'lu

     Copacabana'dan başlayıp en yakınında
yer alan plaj olan İpanema'ya pedallıyoruz. Kafamda Frank Sinatra Antonio Carlos Jobim'in muhteşem düeti The Girl From Ipanema çalıyor. Rahmetli Amy Winehouse'da harika söyler bu şarkıyı.  Kafamda bu şarkı çalarken Leblon plajına ulaşıyor, bir nevi Rio de Janeiro'nun Nişantaşı kısmına geliyoruz. Leblon ve Barra kalburüstü semtler. Şehrin güneyi yani Zona Sul dedikleri kısım tehlikesiz ve turistik. 
      Leblon plajını bitirdikten sonra Vidigal'e varmadan Shareton otelin önünden  ters istikamete başladığımız yere dönüyor; Copacabana'dan Leme'ye sürüyor, sahili bitirdikten sonra Botofago'ya devam ediyoruz. Botofago'yu turladıktan sonra Flamengoya'ya varıyor, hafiften yorgunluk ve açlık hissedip seyyarda sokak yemeği yiyip buz gibi bir bira içerek mola veriyoruz.



Bisiklet yolları Rio de Janeiro yu gezmek muhteşem manzaraların tadını çıkarmak için en iyi yollardan. 


Rio bisiklet Turu

    Flamengo Rio'nun en büyük yerleşim yeri. Benim tanıdığım Riolular genelde Flamengo taraftarıydı. Bu vesileyle belirteyim Rio'da 4 büyük takım var: Flamengo, Flumininse, Vasco Do Gama, Botofago. Flamengo maçlarını dünyanın en büyük stadlarından biri olan Maracana stadyumunda oynuyor. Maracana stadının kapasitesi FIFA standartları gereği 80.000 kişinin altında düşürülmüş durumda, stada Brezilya'da çok sevilen bir futbol adamı olan Mario Filho'nun ismi verilmiş ama biz dahil herkes stadı Maracana stadyumu adıyla biliyor. Stadyum turu 55 Real, stadyumun tarihiyle alakalı bir kaç bilgi verecek olursak; Didi stadyumda gol atan ilk futbolcu oldu ve dünya futbol tarihinin seyirci rekoru bu stadyumda 1950 Dünya kupasında Brezilya ve Uruguay  arasında oynanan final maçında kaçak girenlerle beraber 199.854 kişi olarak gerçekleşti.



      Maracana Stadyumu

       4. Lapa-Santa Clara- Gece hayatı 

    Bir tutam İstiklal caddesi, birazcık Tarlabaşı, ucundan Maslak shakere koyup  karıştırıyoruz ve alın size Rio de Jenario'nun kalbi Lapa.  Gece kulüpleri, beyaz renkli kemerleri, samba okulları, sokak partileriyle ünlü Rio de Janeiro'nun gece hayatının merkezi.


Lapa'nın gençleri 

     Sokakta Caipirinha adlı Brezilya'ya özgü Cachaca adlı romla yapılan çeşitli meyvelerle tatlandırılan alkol oranı yüksek güzel mi güzel kokteyller satılıyor ve fiyatı 5 real. Çok ucuza kafamızı burada yapıp 20 reale kulüplere girip sabaha kadar partilemek mümkün. Bazı partilere giriş ücreti ödemeden dahil olmak, eğlencenin bir parçası olmakta mümkün. Hadi kış gidin kapınızın önünde oynayın diye bir şey yok, özellikle cuma cumartesi ya herkes dans edecek ya hiç kimse felsefesine  uygun şekilde 7 den 70 e herkes dans ediyor. Sokak lezzetleri, ucuz alkol alternatifi, tüm cinsel tercihlere uygun barlar ve kulüpler, after parti mekanları ne ararsanız Lapa'da bulmanız mümkün . Hemen hepsi yanyana dizilmiş durumda.


Santa Claradan Arcos Lapaya giden sarı tramvay. Kadıköy rockçulari ve Cihangir solcularının uğrak mekanı 


Park Rua Santa Teresa'dan memleket manzarası 



Centro- Maslak 

   Brezilya'da kulüp girişlerinde size bir kart veriliyor ve yediğiniz içtiğiniz bu karta yükleniyor, çıkışta ödemeyi bu kartla yapıyorsunuz bu nedenle çıkarken sıra beklemeye hazırlıklı olun. Birde benim bayıldığım açık bar sistemi var şöyle ki; 30-60 Real arası bir para verip sabaha kadar belirli içkilerde özellikle bira ve tekila sınırsız içme hakkınız oluyor(Zıkkımlanmayi sevenler için bulunmaz nimet.)
   

Selaron'un merdivenleri 



 Bamboolu gençler 



1969 yılında tamamlanan Rio de Jenario katedrali modern mimarinin en güzel örneklerinden biri. 

     Lapa'da Şili'li çatlak ressam Selaron'un oturduğu evin bulunduğu sokağın merdivenlerini seramiklerle kaplaması sonucu "Escadaria Selaron " adlı turistik bir yer oluşmuş durumda.Merdivenlerde dünyanın dört bir yanından gelmiş seramikler, çini işlemeler mevcut . Bizden giden Osmanlı motifli, Türk bayraklı Hacivat Karagöz motifli seramikler mevcut ki bunlar benim gördüklerim gözümden kaçan neler var kimbilir.  Selaron Merdivenleri mutlaka listenizde olmalı. Merdivenlerin bitiminden sol tarafa yokuş yukarı çıktığınızda bir zamanların Rio de Janeiro sosyetesinin yaşadığı, Rio'nun en eski yerleşim birimlerinden biri Santa Clara karşılıyor. Kolonyal evleri, sakin Arnavut kaldırımlı sokakları, sanat atölyeleriyle bohem bir semt.Riolu zenginler tünellerin yapılmasıyla sahil kısmına Barra,Leblon, İpanema'ya inmişler ama Santa Clara'nın görkemli cumbalı evleri sessizliği ve huzuru size bir kaç saatliğine de olsa Rio'da değilde başka bir yerdeymişsiniz hissini yaşatacaktır. Santa Clara'da yer alan Park de Rua içerisinde bir zamanların Afilli abisi ve sosyetenin en gözde partilerine ev sahipliği yapan Senyör'ün evinin bahçesinde ve çatı katında Rio manzarasının tadını mutlaka çıkarın.



Selaron baba bizleri unutmamış 






Şehir tiyatrosu-Rio de Janeiro 

       5- Pedro Do Telegrafo

   Rio de Janeiro şehir merkezinin uzağında muhteşem bir manzaraya sahip, kayalığın açısından dolayı uçurumdan düşüyormuşsunuz gibi fotoğraflar çekilebileceğiniz, muhteşem bir doğa, turkuaz renkli harika bir deniz, upuzun altın plajların olduğu yer yüzünün cennet köşelerinden.  Bu bölgede plaj askeri alanda kaldığından en güzel yerleri askeriye alıyor geyigine baya uygun bir yer.



Pedro do  Telegrafo- Telegrafo kayalığı



Düşüyormuşum gibi çek 


    Pedro Do Telegrafo'ya Rio merkezinden uberle gelmek pahali. 120-130 Real civarı tutuyor ki 4 kişi olunursa karşılanabilir bir rakam. Toplu taşımayla gelmek zahmetli ve Brezilyalı bir arkadaşınız yoksa bulmanız pek kolay değil ama günü birlik buraya pek çok tur düzenleniyor. Biz metro+2 metrobüs+15 dakikalık bir Uber yolculuğu sonucu ulaştık. Aracın ulaşabildiği son noktadan 20-25 dakikalık bir tırmanma sonucu bu kayalığa varabilirsiniz. 
    

        Yemek &Ulaşım 

   Brezilya'da sokak yemekleri çok lezzetli ve ucuz. Lafı çok uzatmadan ilk söyleyeceğim kırmızı et çok çok ucuz. Sokakta ızgara dana şiş 5 real. Kibi ve Salgado adında bizim içli köftenin birebir aynısı içi kıymayla dolu( gerçekten dolu dolu) karnınızı ciddi manada doyurabilecek atıştırmalıklar 2-3 Real.



Kiloyla yemek satan restoranlar candır can.

    Bunların dışında kilo ile yemek satılan  açık büfe restoranlar var. İster bir kilo salata alın, ister dana eti, ister ortaya karışık hepsinin kilosu tek fiyat ve 5-8 dolar arasında değişiyor. Bizde pahalı olduğundan az salata çok et yemeği mantığıyla tabağı doldurduk hep.
   
      Rio de Janeiro şehir içi otobüsler tek yön 4.05 Real, metro tek yön 4.60 Real ki bu ücretler 6.5 TL civarina dek geliyor. Ulaşım pahali. Şehirler arası otobüsler rahat olmasına rağmen Türkiye'de yer alan otobüs firmalarına göre fiyatlar yüksek. Sao Paulo'dan Foz do İguacu'ya yaptığımız 16 saatlik yolculuk için 236 Real ödedik ki bu ücret 330 TL civarına denk geliyordu. 
      
     

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Angkor Wat:Dünyanın En Büyük Dini Mabedi

Akka-Akko-Acre

ATiNA